16 Şubat 2012 Perşembe

Bugüne Nasıl Geldik?


Dostumun evlilik haberinin arkasından daha sık görüşmeye başladık. Önceleri kahve ve sohbet eşliğindeki görüşmelerimiz zamanla yemek ve sohbet, sonrasında ise evlilik hazırlıkları ve sohbet olarak devam etti.


Dostum çok görkemli bir düğünle evlendi, ancak hayatı planladığı gibi devam etmedi. Düğünden kısa bir süre sonra kaza geçirerek önce bebeğini kaybetti. Bu üzüntü zamanla evliliğinde de sorunlara yol açtı ve evliliği ikinci yılını doldurmadan bitti.


Dostum bu kötü anılarını yeni işinin yoğunluğuyla çabucak atlattı diye düşünürken bir gün bana gelerek; İstanbul'un onu boğduğunu, artık burda yaşamak istediğini söyledi. Öncelikle elimden geldiğince destek olmaya çalışarak onu bu fikirken vazgeçirmek istedim. Ancak yaşadığı şeyler çok ağırdı ve bir süre uzaklaşmasının iyi geleceğinibildiğimden onu İstanbul'dan uğurladım.


Dostum artık dünyanın öteki ucunda yaşıyordu. İlk günlerde uzun telefon görüşmeleri yapıyorduk, ancak saat farkından dolayı her ikimiz içinde zor oluyordu. Ben yaşadıklarımı biran önce onunla paylaşmak istiyordum, o ise yeni çevresine alışmanın zorluklarını yaşıyordu. Böylece birbirimize daha kolay ulaşabilmek adına Dostuma Mektuplar yazmaya karar verdim.


Bir Dost

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder